Depremzedelerin yardımcı doktorları, sarsıntı bölgesinde yaşadıkları sorunların analizini istemek ve testle kazandıkları eğitim hakkını savunmak amacıyla Sağlık Bakanlığı önünde basın açıklaması yaptı. TTB Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Karer Yurtdaş, Sağlık Bakanlığı ve Tıpta İhtisas Kurulu’nun (TÜK) sadece sağlık hizmeti veren bir alanda asistan doktor tanımladığını, asistan doktorların uzmanlık eğitimlerini tıp fakültelerinde devam ettirebilmeleri gerektiğini söyledi. aynı süre hafife alınmıştır. Deprem bölgesinde uzmanlık eğitimi olanaklarının kısıtlılığından bahseden Yurtdaş, “TUK kararı ile meslektaşlarımızın geçiş hakkı bulundukları üniversitelerin yönetimlerinin insafına bırakıldı. Biz bu kararı istiyoruz. Deprem bölgesi gerçeğini hiçe sayan , acilen düzenlemeye gidilsin” dedi.
Baytemur: Sağlık yükü asistan doktorlara yüklenemez
Ankara Tabip Odası Başkanı Dr. Muharrem Baytemur; Doğal afetin afete dönüşmesinden sorumlu olan yöneticilere tepki gösterdi. Sarsıntılı bölgede barınma, hijyen ve sağlık gibi temel ihtiyaçların hala karşılanamadığına işaret eden Baytemur, sağlık yükünün ne asistan doktorlara yüklenebileceğini ne de çadır hastanelerde uzmanlık eğitimine devam edilebileceğini kaydetti. .
Adıbelli: Yardımcı Doktor Erişimi Sağlanmalı
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Eşbaşkanı Gönül Adıbelli; Kamu otoritesinin depremden bu yana analiz yerine çözümsüzlük ürettiğini belirtti. Asistan hekimlerin hak ettikleri eğitimi almamaları halinde mesleklerinin gereklerini yerine getirmekte zorlanacağını vurgulayan Adıbelli, geçiş hakkının tanınması gerektiğini sözlerine ekledi.
Deprem Kurbanlarının Yardımcı Doktorları Güvenilir Çalışmak İstiyor
Hekim-Sen Ankara Temsilcisi Dr. Banu Yıldırım; Depremzede asistan doktorlarının talep ettiği tahlil önerilerinin sağlık sisteminin uyumlaştırılmasına yönelik olduğunu ve bu nedenle tüm kamuoyunu ilgilendirdiğini belirtti. Tabipler Birliği Ankara Temsilcisi Dr. Öznur Özkan ise yardımcı tabipler olarak nakil, nöbet tutma, olaylara bakma, eğitimde eşitlik görme, hakkıyla ve sadakatle çalışma hakkını elde etmek istediklerini söyledi. .
Asistan Hekimlerin Eğitim Hayatı Mahvoldu
Rıdvan Erden yaptığı basın açıklamasında sınavla geçtikleri eğitim hakkını savunmak için toplandıklarını belirterek, “Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay ve Malatya depremzedelerinden asistan doktorlarız. . Biz tıp ve diş hekimliği uzmanlık eğitimi öğrencisi olan hekimleriz. Bugün, bize destek olan Tabipler Birliği, Hekim-Sen, SES, Türk Tabipler Birliği ve diğer doktorlarla eğitim hakkımızın tam ortasındayız. Binbir emekle çok zor olduğu bilinen 6 yıllık tıp fakültesi eğitimimizin ardından yıllardır hazırlandığımız TUS ve DUS alma hakkımız ile uzmanlık eğitim hakkımız 2019 yılı itibari ile sona ermiştir. deprem günü. Hemen acile gittik. Yaralı vatandaşlarımızı canı gönülden tedavi etmeye çalıştık. Eğitim hayatımız deprem gününden beri enkaz altında. Bugüne kadar hastanelerimizde öğrencisi olduğumuz uzmanlık branşı dışında her alanda durmadan çalışmaya devam ettik ama artık eğitimimize devam etmek istiyoruz. Çünkü biz uzman doktor değiliz! Biz uzmanlık eğitimi almaya hak kazanan öğrencileriz. 4-5 yıllık eğitimden sonra ancak uzmanlaşabileceğiz.”
Teorik ve Uygulamalı Dersler Eğitimimizin Temelidir
Asistan doktorlar adına konuşan Dr. Erden, depremin olduğu illerde konut kalmadığı için esnek çalışma saatlerinde dönüşümlü çalışmanın zorunlu hale geldiğini, öğretmenlerinden aldıkları teorik ve uygulamalı derslerin şekillendiğini söyledi. eğitimlerinin temeliydi ama dönüşümlü çalışırken öğretmenlerle bir araya bile gelemiyorlardı. Erden, “’Uzmanlık eğitimimizi nitelik ve nicelik olarak tam olarak almak’ imkansız hale geldi” diyen Erden, “Takip ettiğimiz yatarak tedavi ve eğitimlerimizin değerli bir parçasını oluşturan servislerimiz kapandığı için daha fazla bir kereden fazla, eğitimimiz önemli ölçüde ve geri dönüşü olmayan bir şekilde kesintiye uğradı. Çünkü Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya’da sadece uzmanlık öğrencilerinin eğitimleri durmuş, kalan illerdeki meslektaşlarımızın uzmanlık eğitimleri devam ediyor. Depremin üzerinden 2,5 ay geçmesine rağmen diğer 77 ilde meslektaşlarımızla aramızda klinik, teorik ve pratik anlamda kapatılamayacak farklılıklar oluştu” dedi.
Kararı Yeniden Düşünün!
Zorla çalıştırıldıklarını belirten asistan doktorlar, 15 Mart 2023 tarih ve 2293 sayılı TÜK kararında diğer şehirlerde eğitimlerine yeterince devam etmeleri gerektiğini kabul ettiklerini ancak bu kararda sürenin çok kısa olması ve üniversite yönetimlerinin inisiyatifine bırakılmış, bazı asistan doktorların sadece üç aylığına atanmaları uygun görülmüş, pek çoğu da hiçbir şekilde izin alamadıklarını belirtmişlerdir. Asistan doktorlar, 1999 depreminde olduğu gibi, depremzedeler için kararın yeniden değerlendirilmesi ve kalıcı olarak başka şehirlere nakledilmesi çağrısında bulundu.
Sesimizi Duyun!
Bu karar bizi eğitimsizliğe mahkûm edecek ve gelecekte 1000’e yakın asistan hekimin yetersiz eğitimle uzman hekim olması ve hastalarına en doğru şekilde davranması sakıncalı olacaktır. Bu da önemli bir halk sağlığı sorunu yaratacaktır. Gençliğimizin en keyifli yıllarını bilime ve insan sağlığına adayan uzman doktor adayları olarak, hukuksal yolumuzu engellemek için çocukluğumuzdan beri hayalini kurduğumuz mesleğimizin uzmanlık eğitimini inanç çevrelerine taşıyabilmeliyiz. , gelecekte vicdani, ahlaki ve cezai sorumluluklar. Yardımcı doktor unvanını alan Erden, sözlerini şöyle tamamladı. : “Bu durumun tahlili olarak Adıyaman EAH’de olduğu gibi Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya’da da tıp fakültelerinin bağlı hastaneler olması ve hastanenin işleyişinin uzman doktorlar tarafından sürdürülmesi ve bu hastanelerin hizmet vermeye devam etmesi gerekmektedir. diğer şehirlerden bu şehirlerde geçici görevlerle geldi. Belirsizlik daha ne kadar devam edecek? Depremzedelere yardımcı doktor olarak sorumluları da olan tüm yetkililere bir kez daha sesleniyoruz: Sesimizi duyan var mı? (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
